Çocuğum Yemek Yemiyor! - PEDAGOJİM

Çocuğum Yemek Yemiyor!

    


     Yeme, insanın en temel ihtiyacıdır. Kişi yemek yemediğinde gergin olur, mutsuzlaşır, agresif davranmaya başlar. Bu ihtiyacın uzun süre giderilmemesi insanı dayanaksız hale getirir, zayıflatır. Hal böyleyken bir çocuk nasıl oluyor da güçlü bir ihtiyacı gidermek istemez? Çocuklarının sağlıklı olmasını isteyen anne babalar bu konuda oldukça ısrarlı bir davranış sergilerler. Çocuklarının ne kadar çok yerlerse o kadar sağlıklı olacağını düşünürler. Çocuklarını sürekli yedirmeye çalışırlar ve çocuk bunu reddettiğinde aile kendini başarısız ve mutsuz hisseder.

*İştahsızlık, bir çocuğun yedikleri ile ailesinin ondan yemesini bekledikleri arasındaki denge sorunudur.

    Yeme bozukluğunun sebepleri nelerdir?

    Açlık oluştuğunda beyin ağız içindeki tat alma duyularını uyarır. Bu da kişiye ağzına bir şeyler koyma ihtiyacı hissettirir. Bu kritik yerde çocuğun beslenmesi sağlanmazsa, midesinde meydana gelen acı sıvıyı bastırmaya zorlanırsa ya da açlık oluşmadan, sinyaller verilmeden çocuğun beslenme ihtiyacı karşılanmaya çalışılırsa çocuktaki tat alma duyuları kaybolmaya başlar. Zamanla yemek yeme faaliyeti çocuk için eziyete dönüşür. Damak tadının oluşabilmesi için doğru zamanda çocuğun beslenmesi gereklidir. Genelde aileler çocuklarının çok az yemek yediklerinden şikayet ederler. Güçsüz kalacaklarından korkarlar. Bu sebeple çocuğun açlık sinyallerine kulak vermezler. Aile ne zaman bu ihtiyacı hissederse çocuklarını o vakit beslemeye çalışırlar. Çoğu zaman anne çocuğun ağzına zorla yemek tıkmakla uğraşır. Çocuk ile anne arasında yemek yeme savaşı başlar. Zorla yemek yedirmek çocukta bir süre sonra isteksizlik ve iştahsızlığa yol açar. 
    Bebeklik döneminde anne sütüyle birlikte katı besinlere geçilirken birçok anne için kabus dolu günlerde başlamış olur. Nedeni ise bebeklerin kendilerine verilen besinleri reddetmeleridir. Bebeklerin ağız tadı sadece anne sütüne alışmışken, birden farklı besinler bebeğin ağız tadına tuhaf gelecektir. Bu dönemde bebekler tok iken bu besinleri yedirmeye çalışmak bebeğinizde bu besinlere karşı tepki uyandıracaktır. Bebeklerin iştahlarının olmamasında farklı sebepler de gözlenebilir. Bebekler diş çıkarma dönemlerine girdiklerinde genelde iştahsız olurlar. Bu dönemde çok sık hastalanan bebeklerde de iştahsızlık olağan bir durum olarak gözlemlenir. 
    Bazen iştahsızlığın altında yatan sebep fizyolojik olabilir. Bebekteki sindirim sorunları, ek gıdaya geçildiğindeki hazımsızlıklar, gazlar, kızarıklıklar, belli besinlere karşı alerjiler ya da bağırsak kurdu gibi önemli sorunlar iştahsızlığın nedenlerinden olabilir. Böyle bir durumda teşhisi doğru yapabilmek için uzman bir doktora başvurmak gerekir.
    Artan yaşla beraber çocukların yeme ihtiyaçlarının artacağı da düşünülür. Aksine 1 yaşına kadar çok yiyen bir bebek bu yaştan sonra daha az yemeye başlayabilir. Büyüme hızı doğal olarak yavaşlar ve çocuklar uzun bir zaman kilo alamazlar. Büyüme yavaşladığından çocuğun beslenmesi de azalacaktır. Ebeveynler ise bu durumu "çocuğum yeterince beslenmiyor" olarak algılar. Ayrıca çocuklar arasında bireysel farklılıklar da söz konusudur. Kimi çocuk daha fazla besine ihtiyaç duyar ve iştahlıdır kimisi daha az besinle doyar ve ihtiyacını karşılar. Bu durum ortada bir sağlık sorunu olduğunu göstermez. 
Çocukların iştahsızlık ya da yememe sorunlarının altında psikolojik sebeplerde olabilir. Çocuğun iç dünyasındaki yaşadığı üzüntü, kıskançlık, kaygı, nefret onun yemek yemesine engel olabilir. Aile içindeki tartışmalar ve huzursuzluk, yeni bir kardeşin geliyor oluşu, özellikle annelerin çocuğa karşı olan tutumları ve çocuğun sevgi-güven duygularından mahrum kalması gibi sebepler de yememe sorunun altındaki nedenler olabilir. 
    Çoğu zaman çocuğun yemek yememesi sorun olmayabilir. Peki ne zaman sorun hale gelir? Ciddi kilo kayıpları ve halsizlik gibi belirtiler oluşmuşsa, çocuk uzun süre geçmesine rağmen yemek yeme ihtiyacı hissetmiyorsa o zaman bir aile terapistinden destek alınmalıdır. 

Neler yapılmalı?

  • Çocuğun acıkmasına fırsat verilmeli ve acıktığında yemek yemesi sağlanmalıdır. Zorlayıcı olunmamalıdır.
  • Çocuğa yeme zamanlarının dışında abur cubur verilmemeli ki bir sonraki öğüne aç oturabilsin.
  • Çocuğun açlığını zaman geçirmeden gidermek gerekir.
  • Televizyon izlerken çocuğa yemek yedirilmemeli. Bu onun yiyeceklerin tadını duyamamasına sebep olur.
  • Çocuğa yemek yedirmek için ödül ve ceza kullanılmamalıdır.
  • Anne babalar da kendi yemek düzenlerine dikkat etmelidir.
  • Yemek yemeyi bir oyun haline getirmemelisiniz. 
  • Çocuğun yaşına uygun gıdalar küçük porsiyonlar halinde verilmelidir.
  • Yemek saatleri düzenli olmalıdır.
  • Sakin bir ortamda, telaşa ve aceleye getirilmeden yemek etkinliği gerçekleştirilmelidir.
  • Çocuklar da yetişkinler gibi yemek seçebilirler. Bu durumda ona alternatif besinler sunulabilir.
  • Çocuğun damak zevkinin gelişmesine fırsat verilmeli.
  • Çocuğun fiziksel aktivitesi artırılırsa acıkması da kolaylaşacaktır.
  • Çocuğun sevmediği sebze gibi ürünleri farklı ürünlerle birleştirerek sunulabilir.
  • Sosyalleşmesine yardımcı olunur. Bu şekilde model alarak yeme davranışı pekişebilir.
  • Çocuğun duygusal olarak beslenmesi sağlanmalıdır. Anne babasından yeterli ilgiyi göremeyen çocuklarda da yeme bozuklukları görülebilir.
  • Çok yemek değil dengeli beslenmek önemlidir.
  • Akranlarıyla kilo kıyaslaması yapılmamalıdır. Bireysel farklılıklar unutulmamalı.
  • Belli bir olgunluğa gelen çocuğun kendisinin yemesine müsaade edilmelidir.

Yorum Gönder

0 Yorumlar